Zorba kelimesi Farsça dilinden Türkçe’mize geçmiştir. Türk Dil Kurumuna göre gücüne güvenerek hükmü altında bulunanlara söz hakkı ve davranış özgürlüğü tanımayan kimse anlamına gelmektedir. Kendi gücünü daha zayıf kişileri incitmek ya da onları korkutmak için kullanan kişidir.

Zorbalık ise zorbaca davranışta bulunma anlamına gelir.

“Siber” kelimesi İngilizce “Cyber” kelimesinden uyarlanıp kullanılmaya başlayan bir kelime olup “Bilgisayar ağlarına ait olan”, “İnternete ait olan”, “Sanal Gerçeklik” manalarına gelmektedir.

İngilizcedeki siber bullying ifadesi Türkçemizde sanal zorbalık anlamına gelmektedir. Bu tür eylemler çevrim içi zorbalık, e-mobbing, cyber mobbing şekillerinde de ifade edilmektedir. 18 yaşından büyük mağdurlarda bu şekilde ifade edilirken, bu tür eylemlere maruz kalan suçun mağduru çocuk olduğu zaman ise genellikle siber uşaklık ifadesi kullanılmaktadır. Siber uşaklığın İngilizce’deki karşılığı “cyber grooming”’dir. Siber uşaklık denmesinin nedeni kullanılan yöntemler ve sanal eylemler sonucunda çocuk adeta bir köle haline getirilmekte ve her söyleneni yapması sağlanmaktadır. Tıpkı Mavi Balina ve Momo gibi akımlarda da görüldüğü gibi, bu durum ölümle, intiharla ve çevrimiçi cinsel istismar gibi daha pek çok olumsuz neticelerle sonuçlanabilmektedir.

Zorba diyebileceğimiz şahıs ile mağdurun her ikisinin de 18 yaşından küçük olmaları halinde yapılan bu tür zorbalık eylemlerine akran zorbalığı da denmektedir. Okullarda öğrenciler arasında yaşanan zorbalık eylemleri de okul zorbalığı ya da akran zorbalığı olarak nitelendirilmektedir. Ancak siber zorbalık ile akran zorbalığı ve okul zorbalığı arasındaki en önemli fark siber zorbalığın internet üzerinden siber dünyada gerçekleştirilmesine rağmen, okul zorbalığı ve akran zorbalığının yüz yüze gerçekleştirilmesidir. Siber dünyada gerçekleştirilen zorbalık ile yüz yüze gerçekleştirilen zorbalık çoğu zaman bir arada da yapılabilmektedir. Siber dünyada başlayan eylem, bir süre sonra gerçek hayatta da yüz yüze devam edebilmekte ya da yüz yüze başlayan zorbalık eylemleri bir süre sonra siber dünyada da devam edebilmektedir.

Bilişim ve iletişim teknolojilerinde görülen gelişmelere ve teknolojik olanakların artmasına koşut olarak zorbalığın yeni bir formu olarak ortaya çıkan siber zorbalık, bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak bir birey ya da gruba, özel ya da tüzel bir kişiliğe karşı yapılan teknik ya da ilişkisel tarzda zarar verme davranışlarının tümü olarak tanımlanmaktadır. [1]

Siber zorbalık, dijital teknolojiler kullanılarak gerçekleştirilen zorbalıktır. Bu tür zorbalıklar sosyal medyada, mesajlaşma platformlarında, oyun platformlarında ve cep telefonlarında görülebilir. Hedef seçilen kişileri korkutmaya, kızdırmaya ya da utandırmaya yönelik olarak tekrarlanan bir davranıştır.

Mesela;

· Sosyal medyada bir kişi hakkında yalanlar yaymak ya da utandırıcı fotoğraflar yayınlamak,

· Mesajlaşma platformlarından incitici mesajlar ya da tehditler yollamak,

· Başka birinin kimliğiyle başkalarına kötü mesajlar göndermek,

Çoğu zaman yüz yüze zorbalık ve siber zorbalık birlikte gerçekleşir. Ancak siber zorbalık geride dijital iz bırakır; burada aslında istismarın durdurulmasını sağlayacak yararlı ipuçları temin edilebilir. [2]

Arkadaşlar arasında şakalaşmalar hep olur; ama özellikle çevrimiçi ortamlar söz konusu olduğunda biri sadece eğence mi arıyor yoksa sizi incitmek mi istiyor bunu ayıt etmek güç olabilir. Kimi durumlarda “şakaydı şaka” ya da “sakın ciddiye alma” denilir ve gülüp geçilir.

Ancak; kendinizi incinmiş hissediyorsanız ve başkalarının sizinle birlikte gülmek yerine size güldüğünü düşünüyorsanız o zaman şaka fazla ileri gitmiş demektir. Söz konusu kişiye artık durmasını söyledikten sonra bile şaka devam ediyorsa ve bu konuda hala üzüntü duyuyorsanız yapılan iş zorbalık sayılabilir.

Zorbalık, özellikle de çevrimiçinde gerçekleştiğinde, istenmedik bir şekilde tanımadıklarınız da dâhil olmak üzere geniş bir çevrenin ilgisini çekebilir. Böyle bir durum ortaya çıktığında olay hoşunuza gitmemişse buna katlanmak zorunda değilsiniz.

Kendinizi kötü hissediyorsanız ve olay durmuyorsa o zaman yardım almakta yarar vardır. Siber zorbalığın durdurulması yalnızca zorbalık edenleri ihbar etmekle sınırlı kalan bir iş değildir; aynı zamanda herkesin çevrimiçi ve gerçek hayatta saygıyı hak ettiğini kabul etmekle ilgilidir. [3]

Siber zorbalık yaş ile sınırlı değildir. İlkokuldan yetişkinliğe kadar her yaşa uzanabilir. Ancak çocuklara yönelik olarak gerçekleştirilen bu tür eylemlerde genellikle siber uşaklaştırma ifadesi kullanılmaktadır. Aslında her iki ifadenin de kullanılması mümkündür.

İngilizcede “cyber grooming” olarak adlandırılan siber uşaklaştırma, bir çocukla internet üzerinden iletişime geçerek cinsel faaliyetlerde bulunmasını sağlamak için çocuğu bir süre manipüle etmek olarak tanımlanıyor. Bu durum en çok Facebook, Twitter ve instagram gibi sosyal ağlarda, hatta oyun portallarında ve özellikle canlı yayınlarda görülüyor. Bu suistimal sıklıkla 11-17 yaşları arasındaki çocukların, daha çok da kız çocuklarının başına geliyor. Siber uşaklaştırmaya maruz kalan çocukların genellikle, özgüven eksikliği olan, duygusal sorunlar yaşayan ve insanlara karşı aşırı güven duyan kişilik özelliklerine sahip oldukları görülüyor. [4]

Çocuk istismarcıları artık istismar etmek için sadece gerçek hayattaki çocukları hedef almayıp, giderek artan bir şekilde kurbanlarını internet üzerinden, çevrimiçi tacize katılmaya ikna etmek suretiyle maalesef dijital ortamlarda da istismar eylemlerini gerçekleştirmektedirler. Mavi Balina ve Momo gibi akımlarda da görüldüğü gibi, bu durumun sonu ölümle, intiharla ve çevrimiçi cinsel istismar gibi daha pek çok olumsuz durumlarla sonuçlanabiliyor. Çocukların sanal dünyada karşılaştıkları bu tehlike “Siber Uşaklaştırma (Grooming)” olarak adlandırılmaktadır.[5] Buna çevrim içi çocuk istismarı da denmektedir.

Mavi Balina ve Momo gibi özellikle çocuklar üzerinde etkili olan ve psikolojilerini olumsuz etkileyen, istenmeyen sonuçlar doğuran oyunlar da birer siber zorbalık türüdür. Mağduru tam bir etki altına aldıklarında ölümle neticelenebilen bu oyunlar siber cinayet olarak adlandırılabilir. Mavi Balina ve Momo akımlarından sonra “Mavi Bebek (Blue Baby)” isimli yeni çıkan oyunu da bu gruba dâhil etmeliyiz. Bu oyunlara sanal ölüm tuzağı da diyebiliriz. Ayrıca bu tür eylemlerin faillerinin 5237 sayılı TCK’nın 84. maddesinde düzenlenen intihara yönlendirme suçundan dolayı da sorumlu tutulmaları gerektiğini düşünüyorum.

Siber uşaklaştırma ya da siber zorbalık olarak adlandırabileceğimiz bu durum sadece çocukların maruz kaldıkları bir tehlike değildir. 18 yaşından büyükler de bu tür eylemlerle karşılaşabilmekte, karşılarındaki tanımadıkları şahısların, kendilerine yansıttıkları gerçek olmayan kişiliklerine ve sözlerine inanarak samimiyetlerini ilerletmekte, bir süre sonra da bu kişinin kölesi haline gelerek her istediğini yapmaya başlamaktadırlar. Ancak yaşlarının da etkisi ile daha kolay ikna edilebilmelerinden dolayı bu tür eylemlerin mağdurları daha çok çocuklar olmaktadırlar.

[1] Serin, Hüseyin (2012), “Ergenlerde Siber Zorbalık / Siber Mağduriyet Yaşantıları ve Bu Davranışlara İlişkin Öğretmen ve Eğitim Yöneticilerinin Görüşleri”, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Doktora Tezi

[2] https://www.unicef.org/turkey/siber-zorbal%C4%B1k-nedir-ve-nas%C4%B1l-%C3%B6nlenir

[3] https://www.unicef.org/turkey/siber-zorbal%C4%B1k-nedir-ve-nas%C4%B1l-%C3%B6nlenir

[4] https://dijitalmedyavecocuk.bilgi.edu.tr/2019/04/02/siber-usaklastirmaya-dikkat/#

[5] https://www.guvenliweb.org.tr/haber-detay/cevrimici-cocuk-istismari-grooming-ve-siber-usaklastirma